ANASAYFA | ECOO TARİHÇESİ |ECOO TÜZÜK | ECOO YAPISI |ECOO VİZYON|ECOO MİSYON|ECOO İŞLEVİ
  ECOO STRATEJİSİ|ECOO ÜYELERİ| ECOO GENEL KURULLAR|ECOO BÜLTEN|ECOO HABERLER|ECOO BLUEBOOK|ECOO İSTATİSTİK
TOOMAD ANASAYFA
3-4 KASIM 2012 İSVEÇ GÖTEBORG ECOO GENEL KURULU



Avrupa Optometri ve Optik Konseyi (ECOO) 2012 Genel Kurul sonbahar toplantısı, 3-4 Kasım 2012 tarihlerinde İsveç Göteborg kentinde gerçekleştirilmiştir. Toplantıya, Derneğimiz Genel Başkanı Sayın Abdullah Aydin, Yönetim Kurulu üyesi Sayın Optometrist Ayşe Merve Uyar ve Yurt Dışı İletişim Koordinatörü Sayın Pınar Bedirli Schwarz katılmışlardır.

GENEL KURUL ÖZET RAPORU

Başkan, toplantıyı açtıktan ve mazeretlileri bildirdikten sonra Dublin’de gerçekleştirilmiş olan bir önceki Genel Kurul toplantısının protokolünü, herhangi bir itiraz bulunmamasına istinaden imzalayıp kesinleştirmiştir.

Gündemin ilk maddesi olan Başkan Raporunda Sayın Armin Duddek, öncelikle son iki yıldır kendisine projelerinde ve çalışma hayatında sağladıkları sabır ve destek için eşine, kızlarına, iş ortaklarına; yardım ve gayretleri için ECOO Sekretaryasına ve Komitelerine teşekkür etmiştir.  Başkan, ECOO’nun sekretaryasının şu anda Brüksel’de olmasının çok önemli olduğunu açıklamıştır. Son dönemlerde çok aktif çalıştıklarını, eylül ayında İsviçre Olten Üniversitesi optometri eğitim programının ECOO Akreditasyonunu almayı başardığını, dolayısıyla mezunlarının Avrupa Diplomasının ilk iki bölümünden sınavsız bir şekilde geçeceklerini açıklamıştır. ECOO’nun en önemli amacının, Avrupa Diploması mezunlarını arttırarak optometrinin en yüksek standardında meslek eğitimini yaygınlaştırmak olduğunu açıklayan Başkan, bundan başka tüm katılımcıların bildiği üzere optik ve optometrik hizmetlerde bir standart yazmaya karar verdiklerini bildirmiştir. Bu amaçla oluşturulan çalışma grubunun işlemlerini neredeyse tamamladığını, Malaga’da düzenlenecek olan ECOO İlkbahar Genel Kurulu’na kadar kesinleştirileceğini açıklamıştır. Tüm optometrinin işlemlerinin temelini oluşturan optisyenlik mesleğinin ana gelir kaynağımız olduğunun altını çizen Başkan, Avrupa Diplomasının bile A bölümünün optisyenlik işlemlerini içerdiğini ve bu nedenle asla ECOO’nun vizyon ve misyonundan ayrı değerlendirilmemesi gerektiğini ifade etmiştir. İşbu sebeple Avrupa Optometri Diplomasının yanı sıra, bir Avrupa Optisyenlik Sertifikası (Diploması) oluşturulması yönündeki, önceki Genel Kurul’da verilen karara ilişkin çalışmalara hız verdiklerini de eklemiştir. Başkan, söz konusu Optisyenlik Sertifikasının ileride optisyenlik alanında bir standart haline gelip gelmeyeceğinin de müzakerelere açık olacağını bildirmiştir.

Başkan Sayın Duddek, son altı aylık çalışmalarında Flüoresein konusu üzerinde durduklarını, paydaşlarla bir araya gelerek, niçin Flüoresein şeritlerinin ilaç olarak değil de tıbbi cihaz olarak tasnif edilmesi gerektiğini ortaya döktüklerini anlatmıştır. Başkan, konuyla ilgili 2013 Mayıs ayında çalışmaların tamamlanmasının öngörüldüğünü açıklamıştır. Bundan başka Dünya Görme Günü kapsamında ECOO’nun Avrupa Parlamentosu ile bir araya gelerek toplantı düzenlediklerini, akabinde de retina taramasını içeren bir halka açık etkinlik düzenlediklerini bildirmiştir. Sayın Duddek, göz reçetelerinin uluslararası olarak tanınması konusunu içeren bir toplantı düzenlediklerini, bu konudaki mevzuatı AB temsilcileri ile görüştüklerini de eklemiştir.

Başkan Sayın Duddek, ECOO’nun meslek için çok şey yaptığını, ama üyelerden daha fazlasını istemelerini beklediklerini, çünkü ECOO’nun varlık amacının bu olduğunu açıklamıştır. Bunun için münferit ülkelerdeki durumlarla ilgili sürekli bilgilendirmenin gerekli olduğunu üye meslek örgütlerine bildiren Başkan, aksi halde ECOO’nun yardım etmesinin olanaksız olduğunu söylemiştir.

ECOO Optometri ve Optik Hizmet Standartları konusu, gündemin ikinci maddesi olmuştur. Gelecek Dönem Başkanı Sayın Julie-Anne Little, bir çalışma grubu kurduklarını ve bir ilk taslak çıkardıklarını açıklamıştır. Taslağın, diğer hizmet standartlarına benzer şekilde hazırlandığını ifade eden Sayın Little, ilk bölümde hizmetin ne olduğuna dair bilgi verildiğini, ikinci bölümde standardın detaylarına değinildiğini ve son bölümde hizmete dair işlemlere yer verildiğini açıklamıştır. Taslağın ECOO Yönetim Komitesince faydalı bir geri bildirim aldığını söyleyen Sayın Little, işlemleri Malaga’daki Genel Kurul’dan önce tamamlayarak ECOO üyelerine sirküle etmek istediklerini, bu şekilde üyelerden alınacak geri bildirim ile birlikte Malaga toplantısında son görüşmelerin yapılabileceğini açıklamıştır.

Bir sonraki gündem maddesi olan ECOO Avrupa Diploması Sınayıcılar Kurulu Raporunda, Kurul Başkanı Sayın Dr. Andreas Berke, özellikle de okulların akreditasyonu işlemlerinde kendilerinin çok çalışkan bir çalışma grubu olduğunu ifade etmiştir. En son teorik Diploma Sınavına Fransa’dan 19 ve Güney Afrika’dan 1 kişinin katıldığını açıklayan Sayın Dr. Berke, ilkbaharda yapılacak uygulamalı sınava da toplam 16 kişi beklediklerini eklemiştir. Bir önceki gün gerçekleşen Sınayıcılar Kurulu toplantısında birkaç kez uygulamalı sınavın çok pahalı olduğuna değinildiğini ifade eden Sayın Dr. Berke,  Lozan’daki Genel Kurul’da alınan karara ilişkin aşamalı sınavların gerçekleştirildiğini, bunların organizasyonu ve koordinasyonu için çok uğraşıldığını ve pahalı olmaması için de gayret edildiğini ancak katılımcıların azlığı ve sistem gereği pek çok sınayıcı kullanılması gereği nedeniyle bir kişi için 10 sınayıcı gibi bir durumla karşılaşılabildiğini ifade etmiştir. Önümüzdeki sınava 6 kişinin katılacağını açıklayan Sayın Dr. Berke, bu kez maliyetlerin daha etken olacağından bahsetmiştir.

Avrupa Diplomasının geleceği konusunda çok müzakere ettiklerini açıklayan Sayın Dr. Berke, genel olarak akredite okuldan alınanla bağımsız sınavdan alınan olmak üzere iki çeşit Avrupa Diploması oluştuğunu ve bunların aynı niteliklere sahip olduklarını söylemenin mümkün olamayacağını açıklamıştır. Akredite okulların verdikleri diplomayı çok daha fazla öğrenci alabilmektedir. Öğrenciler, bilgileri daha henüz öğrendikleri için sınavlarda çok daha verimli olabilmektedirler. Hocalar, üniversitenin kendi hocaları olduklarından, akredite okul diploması etken maliyetlidir. Oysaki bağımsız katılan diğer adayların durumu daha zordur. Bu durum da Avrupa Diplomasını geçmişte bağımsız sınavla alan adayların mesleki yeterliliklerinin, akredite okuldan alan öğrencilerin yeterliliklerinden daha mı iyi olduğu sorusunu ortaya atmaktadır.

Avrupa Diploması Yönetim Kurulu Raporunu veren Sayın Dr. Bob Chappell, okullara verilen akreditasyon konusuna değinmiştir. Avrupa Diploması adaylarında aranan eski klinik hasta portföyü sisteminin güncelliğini yitirmiş olması nedeniyle yeni bir tane hazırladıklarını açıklayan Sayın Dr. Chappell, her birisi bir başka optometrik alanı temsil eden en az 20 hastalık bir portföy oluşturulmasının beklendiğini anlatmıştır. En son akreditasyon alan okul, İsviçre Olten Üniversitesi optometri eğitim programı olduğunu bildiren Sayın Dr. Chappell, okulun muazzam bir çalışmayla tebrik edilecek kısa bir sürede hazırlıklarını tamamladığını ve yeni portföyü kullanmaya başladıklarını açıklamıştır. Sayın Dr. Chappell, okul sayısının ve elbette akreditasyonu yapacak kişilerin de sayılarının arttırılması gerektiğine değinmiştir. Ülkelerin, akreditasyon süreçlerine girmeleri için teşvik edilmesinin şart olduğunu belirten Sayın Dr. Chappell, şayet Avrupa Birliği’nin bu diplomayı tanımasını istiyorsak, en az 9 ülkede akredite okulların olması gerektiğini bildirmiştir. Sayın Dr. Chappell, Hollanda’daki Utrecht Üniversitesi’nden bir talep aldıklarını ve seneye gideceklerini, ayrıca Almanya’dan da talep alındığını ama onların programı değiştiği için ancak 2013 sonuna gidebileceklerini açıklamıştır. Sayın Dr. Chappell, son birkaç güç içerisinde akreditasyon konusunun çok sık bir şekilde dile geldiğini, sadece premier lig ülkelerdeki okulların akreditasyona sahip olmalarını istemediklerini, tüm ülkelerde akredite okullar olmasını istediklerini belirtmiştir. Avrupa Diploması akreditasyonunun, hem okullar, hem de öğrenciler için bir cesaret işi olduğunu açıklayan Sayın Dr. Chappell, kısmi akreditasyon alan okullarla da görüşmelerin devam ettiğini, Avrupa Diplomasının oluşturulmasından ilk sınavına kadar 12 sene geçmesi gerektiğini, akreditasyon sürecinin elle tutulabilir hale gelene kadar da bir 12 sene daha geçse önemli olmayacağını, optometrinin Avrupa’daki kalitesinin yükseleceğinden şüphelerinin olmadığını ifade etmiştir.

Sayın Dr. Chappell, Avrupa Optisyenlik Sertifikası için bir müfredat hazırladıklarını ve yeterli geri bildirim alamadıklarını bildirmiş, üye meslek örgütlerinden geri bildirim yapmalarını istemiştir.

Almanya (ZVA), Avrupa Diploması için eğitim kurumlarını akredite edilmesi konusunda komitelerin oluşturulması önerisi gelmiştir. Konu değerlendirilecektir. Sayın Dr. Chappell bundan başka, üye ülkelerden yıl sonuna kadar akreditasyon alabilecek okullarla ilgili bir aday listesi göndermelerini, yeterlilikleri de belirtmelerini istemiştir. Listeler, bir sonraki Genel Kurul’a sunulacaktır. Üyelere öncesinde bazı kriterler bildirilecektir.

Bir sonraki gündem maddesi olan Mevzuat konusunda ECOO Genel Sekreteri Sayın Ulrich Adam, yapılan çalışmalar hakkında bilgi vermiştir. Flüoeresin konusunda 1 Ekim’de Brüksel’de EUROMCONTACT, EUROM6 ve Oftalmolojiden temsilcilerin katıldığı bir toplantı düzenlediklerini, bu ürünün tıbbi cihaz olarak sınıflandırılması hususunda İngiltere ve Almanya’nın (her türlü invitro diyagnostik ürünün mutlaka ilaç olarak değerlendirilmesi gereği) çekinceleri bulunduğunu, dolayısıyla kanun hükümlerine göre EUROMCONTACT’tan gelen bir öneriyle birlikte Flüoresein’in sadece kontakt lens uygulamalarında kullanılmak üzere halini tıbbi cihaz, diğer kullanımlarda ise ilaç olarak tasnif edilmesini sağlamanın mümkün olabileceğini anlatmıştır. Yıl sonuna kadar bir değerlendirme raporu çıkaracaklarını ve kendileriyle yeniden irtibata geçeceklerini açıklayan Sayın Adam, AB üyesi ülkelerden de lütfen eyleme geçmelerini, Avrupa Komisyonu’na bu konuda yazmalarını, eğer toplantının sonuçlarını zorlamazsak konunun kemikleşeceğini ifade etmiştir.

Mesleki yeterliliklerin uluslararası düzlemde tanınması konusunda yapılan tüm çalışmalara rağmen, gelinen durumun pek de ümit verici olmadığını açıklayan Sayın Adam, Avrupa Parlamentosunun kısmi erişime bile pek yanaşmadığını, ne var ki yine de bir kapı açmanın ve gelecekteki düzenlemelere hazırlık olarak akreditasyon konusunu gündemde tutmanın önemli olduğunu ifade etmiştir. Öte yandan yapılan çalışmalar neticesinde Tıbbi Cihaz Yönetmeliği kapsamında artık numarasız kontakt lenslerin de birer tıbbi cihaz sayılması söz konusudur.

CIBA VISION firmasını temsilen katılan Sayın Helmer Schweizer, kontakt lens sanayi açısından bu konuda yapılan çalışmalara istinaden teşekkür ettiğini bildirmiştir. Bundan böyle, renkliler de dahil olmak üzere numarasız kontakt lenslerin ithalatında, tıbbi cihazlarda aranan kriterler aranacaktır. Ürünlerin AB pazarına girişlerinde aranan bu kriterler, pazara girdikten sonra ürünlerin perakende satışını etkilemeyecektir. Bu noktaya gelmek 10 yıl da sürmüş olsa, sürekli çalışmanın birden bire bir pencere açabileceğini böylelikle herkesin görmüş olduğunu, kendilerini tebrik ettiklerini açıklamıştır.

İsveç’te mesleğin durumu konulu bir sonraki gündem maddesinde İsveç Optometristler Derneği Başkanı Sayın Paul Folkesson, rakamlarla bazı bilgiler vermiştir. İsveç, nüfus ve dağılımı açısından diğer İskandinav ülkeleriyle benzerlikler ihtiva eder. Optik sektörünün yıllık cirosu, 9,5 milyon nüfusa karşılık 6,7 milyon kron civarındadır (778.556 Euro). Dernek, 1928 yılında kurulmuştur. Bu dönem içerisinde iyi ve kötü dönemler olmuştur. 1996 yılında Sayın Folkesson başkan seçildiğinde iflas etmiş bir dernek devralmıştır. Aynı anda mevcut olan başka iki meslek örgütünün de tek bir çatı altına toplanması başarılmıştır. İsveç’te 800 göz doktoru 908 dükkan bulunmaktadır ve oftalmoloji ile iletişim son derece iyidir. 1602 üyesi bulunan dernek mesleğin sorunlarına eğilmektedir. Örneğin pek çok optometrist, özgüven eksikliğinden dolayı gereksiz yere oftalmolojiye sevk etmektedir. Üniversiteden bir oftalmolog hoca ile birlikte, oftalmolojiye yapılan 76 sevkin incelendiğini ve bunlardan yalnızca 7 tanesinin haklı bulunduğunu açıklayan Sayın Folkesson, daha bazı konularda çalışmaları gerektiğini söylemiştir. Öte yandan, meslek içi ek eğitim alan optometristlerin teşhis amaçlı ilaçlar kullanabileceklerine dair bir yeni kanun çıkardıklarını ifade eden Sayın Folkesson, “Hedefinizi yüksek koyarsanız, yaptığınız her eylem o yönde olacaktır. Bizim hedefimiz, Avrupa’nın en iyisi olmaktı. Hocalarımızı eğitimlere gönderdik. CET (kredi programları) konusunda da başarılı çalışmalar yaptık.” demiştir.  Tabii ki her derneğin kötü dönemler yaşayabileceğini ifade eden Sayın Folkesson, kendilerinin de bunu yaşadıklarını açıklamıştır: hükümetin danışmanları tarafından en son yapılan önerilere göre, internetten lens satışında hiçbir sakınca bulunmamaktadır ve buna ilişkin düzenleme nedeniyle son iki senedir mücadele edilmektedir. İsveç dernek başkanı, eskiden lensten kaynaklanan sorunlar bir yılda 3 ile 5 arasındayken, 2010’daki mevzuat değişikliğinden sonra bu sayının 35 olduğunu, bu yıl ise şu ana kadar 50 vaka gördüklerini açıklamıştır.

Bundan başka web sitelerini çok geliştirdiklerini açıklayan Sayın Folkesson, hastanın kendisine en yakın müessesenin adresini bulabileceği bir sistem hazırladıklarını, bu listede adı geçen müesseseleri ise kendi kalite sistemlerine göre değerlendirdiklerini (çalışanlarının katılmış oldukları meslek içi eğitim programlarının sayısı üzerinden), hastanın buna göre gideceği dükkanı kendi seçebilme özgürlüğüne sahip olduğunu anlatmıştır. Sayın Folkesson, optometristlerin de bunu bildiklerinden dolayı meslek içi eğitim programlarına katıldıklarını ve bundan tüm tarafların kazançlı çıktıklarını açıklamıştır.

ECOO Genel Sekreteri’nden gelen bir soru üzerine Sayın Folkesson, derneklerinin kesinlikle rekabetle ve ticari konularla ilgilenmediğini, ayrıca istihdamla ilgili meselelere de karışmadıklarını, zira fiyat ve ücret konularına girerlerse, meslekle ilgili kısmı kaçıracaklarını ifade etmiştir.

10. gündemin bir sonraki maddesi, Mesleki Hizmetler Komitesi Toplantı Raporu olmuştur. Komite Başkanı Sayın Peter Gumpelmayer, komitede konuşulanlarla ilgili rapor vermiştir. Çocuklarda görme hizmetleri anketinin son durumu hakkında, WCO Mavi Kitap çalışması ve girişlerin internet sitesine nasıl yapılacağı hakkında görüşüldüğünü anlatmıştır. Ülke raporlarında Finlandiya ve Portekiz’deki duruma değinildiğini açıklayan Sayın Gumpelmayer, daha sonra Sayın Pavel Sebek’i “Mesleğimizi Tehdit Eden İki Risk” konulu sunumunu bir kez daha yapması için kürsüye çağırmıştır. Sayın Sebek sunumunda, optometri alanında ulusal meslek örgütlerinin temsilcileri olarak hepimizin oranda optometri eğitimini sonuna kadar desteklediğimizi ancak genel olarak optisyenliği unuttuğumuzu ve bu durumun, bizler için büyük bir tehlike oluşturduğunu ifade etmiştir. Optisyenlik hizmetleri, ağırlıkla zincir mağazalarda, az eğitimli kişilerin kullandığı makinelere mi bırakılmalıdır? Farkında olmadan mesleğimiz yok mu olmaktadır? Zira son derece kalifiye ve iyi eğitim görmüş optometristlerin üzerinde dura dura, ortaya eğitimsiz (optometrik anlamda eğitimsiz) optisyenlerin doldurduğu bir boşluk mu açılmıştır? Gözlük, bir tıbbi cihaz değil midir? Bu tıbbi cihazları üretecek olanlar kimdir?

İkinci risk ise otomatlar ve internet aracılığıyla 150 Euro gibi fiyatlara numaralı görme gereçleri satılmasıdır! Şu anda Çek Cumhuriyeti’nde giderek daha sık bir şekilde gözlük otomatları görülmektedir. Bu otomatlara kişi kendi verilerini girdikten sonra makine yardımıyla pupilla ölçülmektedir. Kısa bir süre sonra müşteri gelip gözlüğünü teslim alabilmektedir. Aynı şekilde internetten satış konusu defalarca konuşulmuştur ancak görülen odur ki bu konuda bir şey yapmak mümkün değildir. Öte yandan elimizden hiçbir şeyin gelmeyeceğini, elimizin kolumuzun bağlı olduğunu düşünmek yanlıştır. Nasıl ki optometri eğitiminin uyumlulaştırması için mücadele ediyorsak, internetten gözlük satışına engel olmak için mücadeleye hep devam etmek gereklidir.

Sayın Dr. Bob Chappell, Sayın Sebek’in çok haklı olduğunu, kendisinin daha ilk ECOO’ya katıldığı zamanlarda bir Optisyenlik Sertifikası hazırlanmasını önerdiğini, ancak o zaman İngiltere’deki yönetimin kendisine “optisyenliği boş vermesini, yakın gelecekte sadece optometristlerin olacağını” söylediğini hatırlatmıştır. Oysaki İngiltere’deki sistem tüm Avrupa için geçerli değildir. Ne yazık ki Optisyenlik Sertifikasını çıkarmaya karar vermek tam 20 yıl sürmüştür. Bu bağlamda Sayın Sebek çok haklıdır ve optik standartları konusunda bir şeyler yapılması şarttır. Vatandaşa sunulan hizmetler ücretsiz olursa, bu hizmetler saygı görmez. Rekabet ortamında (ki buna İngiltere’de dahildir) uygulanan “iki al bir öde” gibi uygulamalar, mesleğimizin aslında gerçek bir meslek olmadığı izlenimini yaratmaktadır. Oysaki bizler, optik meslekler mensuplarıyız, internetten alınamayacak hizmeti veriyoruz. Bu hizmeti değil internetten herhangi bir başka meslek mensubundan almak olanaksızdır.

İngiltere’den Sayın John Fried, ECOO’nun her zaman finansal sorunları olduğunu, optometri ve optikte vermek istediği hizmetleri bu nedenle veremediğini, imalatçılarla zamanında konuşulmadığını ve onların ürünleri ile ilgili görüşlerimizi ortak bir şekilde halka ulaştırmanın mümkün olmadığını ifade etmiştir. Bu konuda imalatçılarla birlikte çalışmak için geç kalınmadığını umduğunu ifade eden Sayın Fried, aksi halde Çek’lerin gösterdiği o korkunç senaryonun gerçekleşeceğini, oftalmoloğun veya optometristin yazdığı reçeteye istinaden birilerinin düğmeye basıp gözlüğü otomattan alacağını, sonuçta olanın yine optik mesleklere olacağını eklemiştir.

CIBA VISION firmasından Sayın Helmer Schweizer, artık üye meslek örgütlerinin bu konuda faaliyete geçmeleri gerektiğini, bundan böyle ülkelerdeki optometristlerin göz muayenesini ayrı, gözlük veya lensi yapmak/satmak/ayarlamak işlemini ayrı ücretlendirmeye başlamanın zamanının geldiğini ifade etmiştir. Son 10 yıldır internetten satışlar konusunda hep şikayet edildiğinin ama asla sanayi ile konuşmak istenmediğini söyleyen Sayın Schweizer, önceleri konu sadece kontakt lens iken, şimdi internetten gözlük satışlarının gündeme geldiğini açıklamıştır. “Reçete yazıyorsunuz, ama sonra müşteriyi dükkânınızda tutamıyorsunuz, internetten almaya gidiyor” diyen Sayın Schweizer, bundan böyle her meslek örgütünün üyelerine gidip, “işinizi böleceksiniz, önce muayene yapacaksınız, sonra satacaksınız” demeye cesaretlerini toplamaları gerektiğini, yoksa bu satış rakamlarının her yıl biraz daha düştüğünü göreceğimizi ve elimizden de hiçbir şeyin gelmeyeceğini eklemiştir.

Konuyla ilgili ECOO’nun bir pozisyon bildirgesi hazırlamasını, internetten lens ve gözlük satışlarının niçin zararlı olduğunun halka duyurulması şeklinde talepler olmuştur. Karşı görüş olarak, bu konuda bir pozisyon bildirgesi çıkarmak için yeterli derecede bilimsel verinin olmadığı belirtilmiştir. Sayın Schweizer, o zaman konunun tersine çevrilmesi gerektiğini, gözlüğü/lensi optisyenden/optometristten almanın niçin daha avantajlı olacağının bildirilmesi gerektiğini söylemiştir. İngiltere’den Sayın John Fried, imalatçılarla birlikte bir diyalog masası oluşturulması gerektiğini, 10-15 yıl içerisinde karşımıza tehlike olarak çıkacağını hissettiğimiz riskler konusunda, para istemekten çok fikir üretilmesinin uygun olacağını açıklamıştır. Büyük lens firmaları da kendi ürünlerinin yerine internetten 10 dolara satılan ucuz Kore malı lenslerin satılmasını istememektedirler. Sayın Wolfgang Cagnolati, üyelerin bundan başka mutlaka kamuoyuna giderek “iyi görmek isteyenin önce optometriste, sonra da iyi gözlük almak için optisyene” gitmek gerektiği konusunda bilgi sağlamaları gerektiğine inandığını eklemiştir. Bu, hem vatandaşın, hem optik mesleklerin, hem de imalatçıların kazanacağı bir izlek olacaktır. Bunun yanı sıra elbette ki imalatçılarla işbirliği yapılması gerektiğini, belki sağlayacakları verilerin bu bilinçlendirme kampanyasında çok faydalı olacağını sözlerine eklemiştir.

Sayın John Fried, ECOO delegesi meslek örgütleri üyelerinin yarısının zincirlerde çalıştığını, bunların da ECOO’nun akredite ettiği üniversitelerde eğitim aldıklarını, yani artık gerçekleri görmenin zamanı geldiğini ifade etmiştir: İnsanlar, aldıkları hizmetin seviyesinden memnundur, fiyatı da son derece önemsemektedir. Bu nedenle optisyenlik ve optometriyi tek bir çatı altında görmeye başlamanın zamanı gelmiş de geçmektedir.

ECOO Gelecek Dönem Başkanı Sayın Julie-Anne Little, optometri ve optisyenlik mesleklerinin zaten tek bir çatı altında olduğunu ve gerekirse bu hizmetlerin ayrı ayrı ücretlendirmesi gerektiğine de katıldığını ifade etmiştir. Bu konuda imalatçıların hem meslektaşlarımıza gerekli eğitimleri sağladıklarını, kendi ürünleriyle ilgili bilgiler sağlarken bu bilgilerin kamuoyuna ulaştığını, her zaman bir diyalog içinde olunduğunu ve imalatçı temsilcilerinin de zaten bu toplantılara dinleyici olarak katıldığını eklemiştir.

Sayın Helmer Schweizer, tehlikelerin aynı zamanda birer fırsat olduğunu, dünyanın sürekli değiştiğini ve internete suç yükleyeceğimize yeni çözümler aramamız gerektiğini söylemiştir. Hatta bir halkla ilişkiler kampanyası oluşturmaya da gerek bulunmadığını, çünkü her gün meslek mensuplarının vatandaşlarla konuştuğunu, dükkanlarımıza gelen insanlara tüm bu bilgileri aktardığını, eğer bilinçli bir şekilde yapılacak olursa bu bilgi selinin büyüyeceğini ifade etmiştir. Sayın John Fried buna katıldığını belirtmiştir. Her gün sizden yarım metre uzakta oturan en az bir insana birebir şekilde bilgi aktarımında bulunmak mümkünken, bu mesajı verebilmek de mümkün olabilmelidir.

Bir sonraki gündem maddesi, Halkla İlişkiler ve Ekonomik Komite Raporu olduğundan Komite Başkanı sözel raporunu sunmuştur. Raporda, Toplum Sağlığı İttifakı için paydaşların aranılması ve Dünya Görme Günü etkinliklerine değinilmiştir. Dünya Görme Günü kapsamında yapılan göz taramaları ile ilgili bir video izlenmiştir. Bu bağlamda imalatçılara teşekkür edilerek verdikleri destek olmasaydı bu işlemlerin yapılamayacağı belirtilmiştir.

Gündemin on ikinci ve bir sonraki maddesi, Avrupa Optometri ve Optik Akademisi olmuştur. Bu bağlamda Akademi Başkanı Sayın Prof. Roger Crelier, bir rapor vermiştir. Sayın Prof. Crelier,  Akademi’nin Avrupa’da optometri ve optik mesleklerine ait uygulama ve standartlarını uyumlulaştırmak amacını taşıdığını; uğruna çalıştıkları şeylerin bilimsel bilgileri, eğitim araştırmayı ve bilişim ağlarını yaygınlaştırmak olduğunu bildirmiştir. Akademi üyelerinin arttığını ve şu anda 238 üyenin bulunduğunu, bunlardan 72’sinin kurumsal, 35’inin öğrenci ve 12’sinin de doktora öğrencisi olduğunu açıklayan Sayın Prof. Crelier, Akademi Kongrelerinin öylesine bir araya gelinen sıradan toplantılar olmadığını, tartışmaların yürütüldüğü, modern elektronik yöntemler ve sosyal ağların da kullanıldığı bir platform olmak istediklerini ifade etmiştir. Dublin’de yapılan son Akademi toplantısına 29 ülkeden 230 delegenin katıldığını hatırlatan Sayın Prof. Crelier, Malaga’da yapılacak bir sonraki toplantıda seçimlerin yapılacağını, başkanlık pozisyonuna ve diğer pozisyonlara yeni kişilerin seçileceğini bildirmiştir. En son mütevelli toplantısı 4 Ekim’de Londra’da gerçekleşmiştir. Bunun dışında mütevelliler arasındaki görüşme telefon konferansları üzerinden yürümektedir. Avrupa Akademisi’nin Eğitim Komitesi, fellowship uygulaması yürütmektedir. Bu bağlamda Fellow’lar belirlenmiş durumdadır ve duyurusu yapılacaktır. Denetim Komitesi ise en son mart ayında toplanmıştır. Özet olarak Avrupa Akademisi’nin daha da büyümesi amaçlanmaktadır. Üye sayısının arttırılması öngörülmektedir. Sayın Prof. Crelier, ECOO’ya bu konudaki destekleri için çok teşekkür etmiştir.

On üçüncü gündem maddesi, Dünya Optometri Konseyi olduğundan, WCO Başkanı Sayın Tone Garaas-Maurdalen kürsüye gelerek bir sunum yapmıştır. Sayın Garaas-Maurdalen, görme sağlığı ile ilgili bir örgütü temsil etmekten dolayı gurur duyduğunu ifade ederek, WCO’nun vizyon ve misyonundan bahsetmiştir. WCO’nun WHO (Dünya Sağlık Örgütü) ile çalışmasının nedeninin, bu şekilde dünya sağlık bürokrasisi, dünya sağlık yasama kolu ile görüşme imkanının elde edildiğini, ayrıca WHO’ya girdi sağlandığını ifade etmiştir. WHO tarafından resmen tanınan tek göz sağlığı örgütünün kendileri olduğunun altını çizen Sayın Garaas-Maurdalen, bu konudaki muazzam çalışmaları için Sayın Dr. Bob Chappell’e teşekkür etmiştir. WHO’da pek çok oftalmolog bulunduğunu ve bunların optometriye saygı duymasını sağladıklarını eklemiştir. WCO, halkın sağlık eğitimi, optometri eğitim programları, refraksiyon gibi çeşitli konularda sürekli olarak pozisyon bildirgeleri yayınlamaktadır. Ayrıca optometri mesleği için Küresel Yeterlilik Modelini geliştirmişlerdir ve bu bağlamda çalışmalara devam etmektedirler.

Sayın Garaas-Maurdalen, gündemdeki stratejiler arasında Tayland’da bir toplantı ve o bölgedeki göz sağlığı sorunlarına eğilmek olduğunu, bir sonraki ECOO/EAOO toplantısına da katılacaklarını ve optometri alanında ortak bir platform oluşturmak konusunda müzakereler yürüteceklerini bildirmiştir. Şeffaf bir yönetime sahip olduklarını ve her belgenin açık olduğunu, tüm komitelerin, yönetim komitesi ile aynı anda işbirliği halinde bulunduğunu ve tüm komitelerin telefon konferansları üzerinden düzenli olarak toplantılar yaptıklarını ifade eden Sayın Garaas-Maurdalen, iş planında şu sıralar çok stratejik bir şekilde çalıştıklarını, yapılacak işlerin tamamlanma tarihlerinin önceden belirlendiğini eklemiştir. Twitter, facebook, broşürler, aylık internet bültenleri, yaşayan ve değişen bir web sitesi gibi her türlü çağdaş teknolojik iletişimden yararlandıklarını belirten Sayın Garaas-Maurdalen, bu desteği sağladıkları için College of Optometrists’e çok teşekkür etmiştir.

Sayın Garaas-Maurdalen, 50 ülkeden 96 üyenin bulunduğunu ancak tüm Avrupa’yı kapsamadıklarını ve halen gelecek üyeliklere ihtiyaçları olduğunu eklemiştir. Sayın Garaas-Maurdalen, ileride daha da sistematik çalışma yapısı hazırlamak ve üyelik avantajlarını daha çekici hale getirmek için çalışacaklarını bildirmiştir.

4 Kasım 2012 Pazar günü gerçekleştirilen toplantının ikinci oturumunun ilk gündem maddesi Yeni Üyelikler olduğundan, Tüm Optik ve Optometrik Meslek Adamları Derneği Genel Başkanı Sayın Abdullah Aydin ve Yönetim Kurulu Üyesi Optometrist Ayşe Merve Uyar tarafından bir sunum ve bir konuşma yapılmıştır. Akabinde gerçekleşen oylama neticesinde TOOMAD, ECOO Genel Kurulu’nda oy birliği ile ECOO üyesi olarak kabul edilmiştir. Başkan, yeni üyelere “ECOO ailesine tekrar hoş geldiniz” diyerek iyi dileklerini aktarmıştır.

Toplantının 15’inci gündem maddesi olan yeni web sitesinin tanıtılmasında ECOO Sekretaryasından Sayın Fabienne Eckert, yeni ECOO web sitesini tanıtmış ve üyelerden, girdilerle yardımcı olmalarını istemiştir.

Gündemin 16’ıncı maddesi Sekretarya Faaliyet Raporuydu. Bu bağlamda ECOO Genel Sekreteri Sayın Ulrich Adam, Sekretaryanın çalışmaları, projeler ve uygulamalar hakkında bilgi vermiştir.

Bir sonraki toplantı gündemi olan 2012 Bütçesinin kabul edilmesi konusunda Sayman Sayın Jesus Garcia-Poyatos öngörülen bütçe ile gerçekleşen bütçe arasındaki farklılıkları ortaya koymuştur. Önceden karar verildiği üzere ECOO’nun belli bir miktar yedekleri oluşturulmuştur.

Daha sonra ECOO’nun İsviçre’de Sicil Kayıt İşlemleri konusu görüşülmüştür. ECOO, artık yasal olarak İsviçre’de faaliyet gösteren bir şirket olarak geçmektedir ve dolayısıyla artık işlemlerinde KDV’den muaftır. Konu ile ilgili sorumluluk Dublin Genel Kurulu kararı ile Sayın Marion Beeler’e verilmiştir. İsveç’ten Sayın Paul Folkesson’un, yapılan değişikliğin Brüksel’deki lobicilik eylemleri üzerinde bir etkisi olup olmadığını sorması üzerine,  Sayın Ulrich Adam yalnızca pek çok uluslararası diğer derneğin de yaptığı gibi, Belçika’da vergi kanunları çok yüksek vergileri talep ettiğinden bir çeşit yasal paravan adres kullandıklarını, ifade etmiştir. Sayın Adam, yalnızca Brüksel’de sekretaryanın kalmasının son derece kafi olduğunu zaten Brüksel ile ilgili tüm işleri sekretaryanın yürütmekte olduğunu açıklamıştır.

Gündemin bir sonraki maddesi, 2013 bütçesi ile 2014 yılına ait aidatlardı. İtalya meslek örgütü, aidat ödemelerinde kendi mevcut ekonomik durumundan dolayı ödeme yapıp yapmayacağını henüz bilemediğini açıklamıştır. Sayın Andrea Afragoli’nin açıklamasına göre İtalya meslek örgütü, en son üniversite eğitim programlarının kurulmasına yönelik harcamalarda yaklaşık 400 bin Avro yatırım yapmıştır ve bu nedenden dolayı ECOO’nun Avrupa Diploması çalışmalarına dair maliyetleri mutlaka düşürmesinin şart olmasını gerekli görmektedir. İspanya delegasyonundan Sayın Ignacio Costa, İtalya’nın bu masada olmamasının düşünülemeyeceğini, Avrupa Diplomasının maliyetinin düşürülmesi konusunun son zamanlarda zaten çok konuşulduğunu fakat bu işlemlerin çok daha çabuk gerçekleşmesi gerektiğini ifade etmiştir. Sayın Costa, pek çok ülkenin benzer durumda olduğunu ve bu nedenle ECOO bütçesinin tehlikeye girdiğini eklemiş, bütçeye yeni gelirler sağlanmasının zaruri olduğunu söylemiştir. Yunanistan delegasyonu söz alarak, kendi ülke ekonomilerinin batmış olmasından dolayı aidatların taraflarınca ödenmesinin mümkün olmadığını ifade etmiştir.

Genel Sekreter Sayın Ulrich Adam, bazı ülkelerin büyük zorluklar çektiğini farkında olduklarını, bu konunun ve Avrupa Diploması maliyetlerinin de son Yönetim Komitesi toplantısının gündeminde yer almış olduğunu ifade etmiştir. Öte yandan Avrupa Diploması sisteminin zaten değiştirilmekte olduğunu açıklayan Sayın Adam, Diplomanın asla birebir bir proje olmadığını, her zaman idealist fikirlerle desteklenen ve maliyeti gönüllü olarak karşılanan bir proje olduğunu ifade etmiştir. Bu nedenle önümüzdeki yıllarda Avrupa Diploması sistemini daha etken maliyetli olarak gerçekleştirme planlarını yapmakta oldukları halde bugüne kadar gösterilmiş bunca gayreti, uzman görüşünü, yatırımı vs. yok etmeden birden bire kısmanın olanaksızlığını dile getirmiştir.

Sayman Sayın Jesus Garcia-Poyatos, kendisinin sayman seçildiği dönemde yeni bir hesaplama sistemi oluşturmasının istendiğini, buna göre bir çalışma grubunun kurulduğunu, oluşturulan yeni sistemin açıklandığını ve o dönemde Genel Kurul’un da bunu onaylandığını ifade etmiştir. Eskiden çok dar bir bütçe ile çalıştıklarını, bir üye bile aidatını ödemezse ECOO’nun zarar ettiğini açıklayan Sayın Poyatos, komite tarafından yedeklerin oluşturulmasının istendiğini söylemiştir. Buna göre 2013 aidatları Genel Kurul’un onayına sunulmuş ve Genel Kurul tarafından oy çokluğu ile onaylanmıştır.

Gündemde daha sonra 2013 bütçesi sunulmuş ve konuşulmuştur. İspanya’dan Sayın Ignacio Costa, ilk kez yedekler oluşturulduğu için saymana teşekkür ettiklerini, bu çizgide devam edilmesinin iyi olacağını, lütfen saymana hep birlikte destek olunmasını dile getirdi. Sayman Sayın Jesus Garcia-Poyatos, üyelerden birisinin finansman sıkıntısı varsa lütfen bu konuyu kendileriyle konuşmalarını istemiştir. Sayın Poyatos, aksi halde niçin ödeme gelmediğini kendilerinin bilemeyeceğini, dolayısıyla bir çözüm bulmak için birlikte çalışamayacaklarını söylemiştir. Buna göre 2013 bütçesi Genel Kurul’un onayına sunulmuş ve Genel Kurul tarafından oy çokluğu ile onaylanmıştır.

Toplantının bir sonraki gündem maddesi olan kurumsal üyelik konusunda Genel Sekreter Sayın Ulrich Adam, iki yıl önce Genel Kurul tarafından onaylandığı halde şu ana kadar hiçbir kurumsal üye edinemediklerini açıklamıştır. Bu nedenle firmaların kurumsal üyelik için başvurmalarını sağlamak adına kendi ilişkilerini kullanmalarını üyelerden rica etmiştir.

ECOO ve EAOO’nun ortak düzenleyeceği bir sonraki ilkbahar toplantısına bu yıl WCO da katılacaktır. Bu bağlamda bir sunum yapan Sayın Bryony Pawinska, Sayın Jesus Garcia-Poyatos’a, Sayın Tone Garaas’a, Sayın Armin Duddek’e ve Sayın Roger Crelier’e planlama çalışmaları için teşekkür etmiştir. İspanya’nın en güzel kentlerinden birisi olan Malaga’da gerçekleşecek 4 günlük etkinlikte kongreler sırayla düzenlenecektir. Ek olarak Avrupa Akademi kongresinde Akademi Eğitim Komitesi’nin ve Akademi Mütevelli toplantısı gerçekleştirilecektir. Sayın Pawinska, optometristlerden Akademi Kongresi’nde sunmak üzere özet göndermelerini talep etmiştir.

2014 yılının ilkbahar toplantısının Hırvatistan’da (ECOO + EAOO) gerçekleştirileceğini açıklayan ECOO Başkanı Sayın Armin Duddek, aynı yılın sonbahar toplantısının ise Kıbrıs’ta yapılacağını bildirmiştir. 2013 yılının sonbahar toplantısı içinse Bulgaristan’ın Sofya kenti veya İstanbul ön görülmüştür. Konuyla ilgili net bilgi önümüzdeki iki ay içinde bildirilecektir.

Toplantının bir sonraki konusu olan seçimlerde öncelikle Gelecek Dönem Başkanlığı için adayların kısa manifestoları dinlenilmiştir. Yapılan seçimlerde Genel Sekreter Sayın Ulrich Adam, toplam 20 delegasyonun oy kullandığı seçimlerin sonuçlarını açıklamıştır. Buna göre üç adaydan Sayın Ben Raak 7 oy, Sayın Jean Francois 4 oy, Sayın Paul Folkesson ise 9 oy almış ve İsveç’ten Sayın Paul Folkesson Gelecek Dönem Başkanlığı’na seçilmiştir. Sayman olarak Sayın Jesus Garcia Poyatos yeniden seçilmiştir. Sayın Julie-Anne Little,  ECOO Başkanı olarak görevi devralmış, Sayın Armin Duddek ise iki yıllık Geçmiş Dönem Başkanlığı görevini üstlenmiştir.

Sayın Armin Duddek, Başkan olarak veda konuşmasını yaparak başkanlık armasını Sayın Julie Anne Little’a vermiştir. Yeni Başkan Sayın Julie-Anne Little, bu görevi üstlenmekten dolayı onur duyduğunu, bunca yıl içerisinde ECOO’da hep herkesin birbiriyle ne kadar güzel çalıştığını gördüğünü ifade etmiştir: “Üyelerin her biri ülkelerinde optometri ve optiği geliştirmek için tek bir hedefe odaklanmış durumdalardır. Genel Kurul’daki değerlerimiz, her altı ayda bir araya gelmektedir. Seçim sistemlerimiz bize, komitelerimizi ve ECOO’yu ilerletmek konusunda çok büyük destek ve enerjinin var olduğunu göstermektedir. Sekretaryamız çok başarılıdır. ECOO’yu, ECOO’nun finansmanını, iletişimini güçlü tutmamız gerekmektedir. Avrupa Diploması üzerinden onca yıl boyunca yüksek bir kıstas oluşturulmuştur. Avrupa Diplomasının altın standart olduğu ispatlanmıştır. Artık akreditasyon sürecine de girilmiş bulunduğundan, Avrupa Diplomasının yeri korunmalıdır. Ancak ECOO’nun ikinci O’su olan optisyenlik konusunda da mutlaka çalışmalarımızı güçlendirmemiz gerekmektedir. ECOO içerisinde sadece birkaç ülkede ulusal bir göz sağlığı stratejisi, komitesi olduğu görülmektedir. Çalışmalarımızı bu yönde yürütmeye devam ettirmeliyiz”. İsveç Derneği’ne bu süper konferans ve misafirperverlikleri için, İrlanda Derneği’ne kendisini destekledikleri için, ECOO üyelerine idealistlikleri için ve Başkana da yapmış olduğu çalışmalar, özellikle de akreditasyon ve yeni sekretarya konusunda yaptığı çalışmalar için tüm ECOO adına teşekkür etmiştir.

Diğer hususlar: Sayın John Fried, söz alarak optometri ve optikte tüm Avrupa’daki herkesin söyleyeceklerine aynı oranda değer verilmesi gerektiğini söylemiştir. Kendisinin bir optisyen olduğunu dile getiren Sayın Fried, İngiltere’de ve İrlanda’da optisyenlerin, oftalmologlar ve optometristlerle hiçbir sorunları olmadığını, ancak baktığınızda Avrupa’da optometristten çok optisyen bulunduğunu ve eğer gelecekte insanların optometrist ve oftalmologdan aldığı reçete ile optisyene girmek yerine makinelere ve otomatlara yönelmesi tehlikesi bulunuyorsa, optisyenlik meslek mensuplarımıza sahip çıkmak konusunda çok özen gösterilmesi gerektiğini açıklamıştır. Sayın Fried, lütfen şu anki seviyelerinden daha yüksek seviyelere çıkmak isteyen ama optometrist de olmak istemeyenlere sahip çıkılmasını istemiştir. Başkan Sayın Julie-Anne Little, optisyenliğin ECOO bünyesinde yer aldığını ve bu konuya çok ağırlık verileceğini bildirmiştir.

Kapanış: Üyelerden bu toplantıya ait geri bildirim formlarını doldurmalarını isteyen Başkan, güzel bir Genel Kurul geçirdiğimizi belirterek herkesi Malaga’da görmek istediğini ifade etmiştir. Toplantı, 12.30’da sona ermiştir.